3 Aralık 2009 Perşembe
BİR ŞİŞE ŞARAPTAN MEZUNİYETE...
Biliyorum blog açılalı bir ayı geçti bir şey yazmadım. Yok, vazgeçmedim yazmaktan.Aslında mezuniyet dönüşü bir kenara birazcık karalamıştım aklımdan geçenleri. Ama hastalıktı, işti, bayramdı derken toparlayıp buraya geçirmek zaman aldı. Tamam, istesem yazardım. Tamam tembelim evet bunlar işin bahanesi.Amaan.. Ne olmuş yani sen hiç mi bahane uydurmadın yapmadığın şeyler için? Her neyse dinliyor musun? O zaman başlıyorum :
...Daha havalimanında başladı curcunamız. İstesek hepimiz aynı uçuşa denk gelemezdik. Sanki üniversiteden servis yollamışlar mezuniyete gelelim diye. Uçak da rötar yapınca başladık muhabbete… Havalimanını da kampüse çevirmeyi başardık anlayacağın.
Yarım saat rötardan sonra sonunda havalanmıştı uçağımız. Günlerdir konuştuğumuzdan mı bilinmez garip bir heyecanla çıkmıştım o gün yola. İple çekmek deyimindeki gibi iple çekmiştik bu küçük İzmir kaçamağını tören tarihi belli olduğu günden beri… “Gidebilecek miyiz? Eğitim de var ama ertelenir mi?” derken sonunda İzmir’deydik.
İzmir,23 senelik yaşantımın belki de en güzel, en eğlenceli yıllarını geçirdiğim şehir…
“Sahi neydi bu şehri bu kadar çok sevmeme, özlememe neden olan şey?” diye düşündüm, bizi şehrin içine taşıyan otobüsün camından kordonu seyrederken… “ Neydi bu şehri benim için bu kadar güzel kılan şey? Mekânlar mı? Nereden gelmiş olursan ol ayrım yapmadan kucak açması mı? Yoksa kordondan bakınca içinde kaybolduğum manzara mı? ”.Aslında cevap çok uzağımda değildi.Ve aslında o cevap otobüste hemen yanı başımdaki gürültünün içinde gizliydi. Evet,anılardı benim için bu şehri özel kılan, öznesi dostlar olan dostlarla paylaşılan anlardı.
Neler paylaşılmamıştı ki geride kalan dört yılda… Bir başladı mı bitmek bilmeyen doğum günü organizasyonları (Mart’tan itibaren her hafta bir kutlama), ancak yetişir diye 5 gün evvelden başlanıp nedense her defasında son gün yapılan projeler (Evet çenemiz düşük, evet batak oynamayı seviyoruz ne olmuş yani? :P ),cümbür cemaat ders çalışılan(!??!!!) vize öncesi geceleri , ders saatlerinde yapılan kordon sefaları, öğle arası toplanılan köşe başı (Bkz. Üniversite II’nin karşı köşesi) ,onca öneriden sonra yine gidip Köz’de yenilen öğle yemekleri,ders çıkışı kırk saat ayrılamadığımız bölümün merdivenleri ve daha bir çoğu. Her birimiz kendi ayaklarımızın üzerinde durmayı öğrenirken destek olmuştuk birbirimize fark etmeden. Fark etmeden birbirimizin gurbetteki ailesi olmuştuk.10 kişilik kocaman bir aile…
Şimdi bizimkilerle ilk tanıştığım anı anımsadım birden. Hazırlığı okuduğumuz sene. Yurt bahçesindeyim. Doğum günüm o gün. Odadaki kızların ısrarıyla şarap fuarından kalma zulamdan bir şişe şarap var elimde. Karar verdik içeceğiz o şarabı o gün. Ama elimizde ne tirbişon var ne de mantarı şişenin içine itecek güç. Yurt bahçesinde bu işe gönüllü olacak tanıdık birilerini arıyor gözlerim o an. Sonra birden gözüme birkaç gün önce tanıştığım bizim bölümden bir kız takılıyor. Adı Sevil. Hemen yanında Leyla var. O da bizim bölümden. Onu da geçen gün Sevil tanıştırmıştı zaten. Yanlarında da bir çocuk var. (Bkz. Oğuz kuzum) O çocuğa açtırsam diyorum şarabı aslında. Vazgeçiyorum sonra. Garip kaçar diyorum şimdi, o kadar samimiyetim yok ki kızlarla. Çocuğu desen hiç tanımıyorum. Diğer tarafta yanımda Müşra mantarın canına okumuş oymuşta oymuş. Yok, olmayacak böyle diyorum garip kaçarsa da kaçsın açtıracağım bu şarabı. O şarap bugün içilecek kafaya koyduk bir kere. Sonunda elimde bir şişe şarap gidiyorum yanlarına
- Şey affedersin rica etsem bunu açabilir misin?
Bu cümleyi söylememle hemen yan tarafta voleybol oynayan gruptaki diğer çocukların yanımıza gelmesi bir oluyor.
--- Açarız ama biz de içeriz ;)
Ve böylece tanışıyoruz bizimkilerle...
Her hafta bir kadeh şarap içmek sağlığa yararlıymış ,öyle derler. Doğru mudur bilmem ama 30 Mart 2005 ‘te içtiğim o bir kadeh şarabın benim hayatıma kattığı güzellikler aşikâr… ;)
Not: Canım arkadaşlarım hepinizi çok seviyorum.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Kuzu geldimm askerdenn bloğunun takipcisi oldumm bütün yazılarını okudum . Ama bu yazı gerçekten çok duygulandırdı beni.Çok güzel yazmışsınn gerçekten.İyi ki o şarabı bize getirmişsin ,iyi ki tanışmışız o gün ... Biz de seni çok seviyoruzz kuzummm ..
YanıtlaSilKuzuuum!! :)))Çook mutlu oldum yorumunu okuyunca,çok daha güzel anılarımız olacak inşallah,onları da yazacağım burada ;))
YanıtlaSil